Denizcilik Sektöründe Karbonsuzlaştırma ve Yeşil Dönüşüm
Denizcilikte Karbonsuzlaştırma Çabalarının Önemi
Deniz taşımacılığı, küresel tedarik zincirlerinin temelini oluştururken, aynı zamanda enerji ile ilgili malların (kömür, petrol ve gaz) taşınmasında da büyük bir rol oynamaktadır. Bu durum, sektörün karbon ayak izini azaltmaya yönelik acil önlemler alınmasını gerektirmektedir. Uluslararası Denizcilik Örgütü (IMO), 2023 yılında kabul ettiği yeni stratejiyle, 2050 yılına kadar net sıfır emisyona ulaşmayı hedeflemektedir. Bu strateji, sıfır emisyon teknolojilerinin ve yakıtlarının benimsenmesini teşvik ederek, 2030 yılına kadar denizcilik sektöründe kullanılan enerjinin en az %5’inin sıfır veya sıfıra yakın emisyon kaynaklarından sağlanmasını amaçlamaktadır.
Alternatif Yakıtlar ve Teknolojik Dönüşüm
Denizcilikte karbonsuzlaştırma, fosil yakıtların mümkün olan en kısa sürede düşük karbonlu veya sıfır karbonlu alternatiflerle değiştirilmesini gerektirir. Ancak, şu anda sektörde kullanılan gemilerin %98,8’i fosil yakıtlarla çalışmaktadır ve alternatif yakıtların benimsenmesi henüz başlangıç aşamasındadır. 2022 yılında sipariş edilen gemilerin %21’i sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG), metanol ve hibrit teknolojiler gibi daha temiz alternatiflerle çalışacak şekilde tasarlanmıştır. LNG, geçiş yakıtı olarak popülerliğini korurken, hidrojen, amonyak ve metanol gibi alternatif yakıtlar da araştırılmaktadır. Ancak, bu yakıtların üretim maliyetleri, depolama gereksinimleri ve toksisite gibi zorlukları bulunmaktadır.
Biyoyakıtlar da büyük motor modifikasyonları gerektirmediği için ilgi görmektedir. Ancak, biyoyakıtların sürdürülebilirliği ve sera gazı emisyonlarına etkisi konusunda belirsizlikler devam etmektedir. Ayrıca, düşük karbonlu yakıtların enerji yoğunluğunun fosil yakıtlara göre daha düşük olması, gemilerin daha sık yakıt ikmali yapmasını gerektirebilir. Bu durum, liman altyapısına yönelik yatırımları artırırken, liman yetkililerinin hangi yakıtların tercih edileceği konusunda belirsizlik yaşamasına neden olmaktadır.
Geçiş Maliyetleri ve Mevzuat Belirsizliği
Denizcilikte karbonsuzlaştırma, yüksek geçiş maliyetleri ve düzenleyici belirsizlikler nedeniyle yavaş ilerlemektedir. Alternatif yakıtlar ve yeşil teknolojiler konusunda netlik sağlanamaması, armatörlerin filolarını yenileme kararlarını ertelemelerine yol açmaktadır. Ayrıca, dünya filosunun yaşlanması, karbonsuzlaştırma çabalarını daha da zorlaştırmaktadır. 2023 itibarıyla dünya filosunun ortalama yaşı 22,2 yıl olup, filonun yarısından fazlası 15 yıldan daha yaşlıdır. Bu gemilerin güçlendirilmesi her zaman mümkün olmadığı gibi, oldukça maliyetlidir.
2050 yılına kadar denizcilik sektörünün karbonsuzlaştırılması için yılda 8 ila 28 milyar dolar arasında ek yatırım yapılması gerektiği tahmin edilmektedir. Ayrıca, %100 karbon-nötr yakıt altyapısının geliştirilmesi için yılda 28 ila 90 milyar dolar arasında daha büyük yatırımlara ihtiyaç duyulmaktadır. Bu maliyetler, özellikle en az gelişmiş ülkeler ve gelişmekte olan küçük ada devletleri gibi deniz taşımacılığına bağımlı ekonomiler üzerinde orantısız bir etki yaratabilir.
Adil ve Hakkaniyetli Bir Geçişin Önemi
Denizcilik sektörü, doğası gereği uluslararası bir yapıya sahiptir ve bu nedenle karbonsuzlaştırma çabalarının adil ve hakkaniyetli bir şekilde yürütülmesi gerekmektedir. Uluslararası Denizcilik Örgütü (IMO) tarafından geliştirilen çok taraflı kurallar, tüm gemiler için geçerli olacak küresel bir yasal çerçeve oluşturmayı hedeflemektedir. Bu çerçeve, özellikle geçiş maliyetlerinden en çok etkilenecek olan en az gelişmiş ülkeler ve gelişmekte olan küçük ada devletlerinin özel ihtiyaçlarını dikkate almalıdır.
Yakıt vergisi veya karbon fiyatı gibi ekonomik tedbirler, alternatif yakıtların rekabet gücünü artırabilir ve fosil yakıtlarla maliyet farkını daraltabilir. Ayrıca, bu tür tedbirlerden elde edilecek gelirler, gelişmekte olan ülkelerde iklim değişikliğine uyum, ticaret reformları ve yeşil altyapı yatırımlarını desteklemek için kullanılabilir.
Denizcilikte Karbonsuzlaştırma İçin Küresel İş Birliği
Denizcilikte karbonsuzlaştırma, yalnızca çevresel bir gereklilik değil, aynı zamanda ekonomik sürdürülebilirlik için bir zorunluluktur. Ancak, bu süreçte karşılaşılan yüksek maliyetler, teknolojik belirsizlikler ve düzenleyici eksiklikler, küresel iş birliğini ve çok taraflı çözümleri zorunlu kılmaktadır. Adil ve hakkaniyetli bir geçiş için, gelişmekte olan ülkelerin desteklenmesi ve denizcilik sektöründe yeşil dönüşümün hızlandırılması büyük önem taşımaktadır. Bu hedeflere ulaşmak, yalnızca çevreyi korumakla kalmayacak, aynı zamanda küresel ticaretin sürdürülebilirliğini de güvence altına alacaktır.
Kaynak: UNCTAD - Review of Maritime Transport 2023 - Decarbonizing Shipping